
İstanbul’da yaşanan 6,2 büyüklüğündeki depremin ardından birçok kişi kaygı ve korku duygularıyla baş etmeye çalışıyor. Klinik Psikolog Sermin Bozbağ, depreme bağlı stres tepkilerinin normal olduğunu ancak bu etkiler uzun sürerse profesyonel destek alınması gerektiğini belirtti.
“Korku, Güvenlik Algısının Sarsılmasıyla Ortaya Çıkar”
Bozbağ, deprem sırasında yaşanan yoğun duyguların, insan doğasındaki hayatta kalma içgüdüsünden kaynaklandığını ifade etti. Kalp çarpıntısı, nefes darlığı, sersemlik gibi belirtilerin olağan olduğunu belirterek, kişinin kendini güvende hissetme ihtiyacının bu tür tepkileri tetiklediğini söyledi.
Aile İçi İletişim ve Hazırlık Süreci Önemli
Deprem korkusunun özellikle çocuklar üzerinde daha etkili olabileceğini vurgulayan Bozbağ, ailelerin çocuklarıyla açık iletişim kurmasının önemine dikkat çekti. Deprem öncesinde birlikte plan yapmak, evde güvenli alanları belirlemek ve çocuklara süreci yaşına uygun şekilde anlatmak, psikolojik dayanıklılığı artırabilir.
Deprem Çantası Hazırlamak Psikolojik Dayanıklılığı Destekler
Bireyin kontrol edebileceği unsurlara yönelmesinin rahatlatıcı etkisi olduğunu belirten Bozbağ, “Deprem çantası hazırlamak, yapının sağlamlığı hakkında bilgi sahibi olmak ve güvenli alanları bilmek kişiye güç verir” dedi. Bu hazırlıklar, bireyin çaresizlik hissini azaltabilir.
Profesyonel Destek Ne Zaman Alınmalı?
Bozbağ, deprem sonrası ortaya çıkan kaygı tepkilerinin bir ayı geçmesi, gündelik yaşamı etkilemesi, uykusuzluk, kabus görme ya da ani irkilmelerin yaşanması halinde mutlaka bir uzmandan destek alınması gerektiğini vurguladı.
Ebeveyn Davranışı Çocukların Duygusal Durumunu Etkiler
Depremden etkilenen çocuklar için ebeveynin sakin kalmasının önemini vurgulayan Bozbağ, “Anne babalar kendi duygularını düzenleyerek çocuklara model olmalıdır. Diyaframdan nefes alma egzersizleri ve güven verici konuşmalar faydalı olabilir” dedi.
Leave a Reply